Türkiye’nin topraklarından yüzyıllar boyunca ne uygarlıklar ve bu uygarlıkların ne hikayeleri geçti. Bu coğrafyanın kültürünün böylesi renkli, dünyanın dört bir yanından ilgi çekici hale gelmesinin temelinde elbette farklı uygarlıklara yüzyıllar boyunca ev sahipliği yapması yatıyor. Tarihi zenginliklerinin yanı sıra doğal güzellikleriyle de göz kamaştıran Türkiye, doğa turizmi, yayla turizmi, deniz turizmi gibi doğaya dönük tüm turizm alanlarında ziyaretçi akınına uğramaya devam ediyor. Sizde en ucuz uçak biletleri doğa ile iç içe bir tatil geçirmeye hazır mısınız?
Ucuz uçak bileti seçeneklerine ulaşan seyahat tutkunlarının dört mevsim tesisleri doldurması ve ülkede yoğun hava trafiği yaşanması da bunun en önemli kanıtlarından. Her yörenin, her şehrin kendine özgü mutfağı, gelenek ve görenekleri, el sanatları, coğrafi işaretli ürünleri Türkiye’ye akın eden seyahatseverlerin ilgisiyle karşılaşıyor. Bu bakımdan Türkiye, dünyanın en cazip alışveriş rotalarından biri olarak da gösteriliyor.
Türkiye’nin el sanatları ve coğrafi işaretli ürünleri arasında neler yok ki… Ülkenin hem geleneksel değerlerini korumak hem de bu ürünlerin aslına uygun bir şekilde geleneksel yöntemlerle üretiminin sürdürülmesini sağlamak amacıyla onlara coğrafi işaretler veriliyor. Gıda dışında el sanatlarını kapsayan kısımda, Türkiye’nin yüzyıllardan beri süregelen değerlerinden el dokuması halıları, bakır işçilikleri, bıçak, taş işçiliği gibi pek çok farklı alanda işçilikler ve emeğe yer veriliyor.
Bu değerlere coğrafi işaretlerle sahip çıkmak, aynı zamanda yörenin insanlarının aynı yörede istihdam edilebilmesi ve el işçiliği tezgahlarının sürdürülebilmesi anlamında da büyük önem taşıyor. Eğer siz de Türkiye’nin bu değerlerinin korunmasına ve sürdürülebilirliğine destek vermek isterseniz, coğrafi işaretli ürünler ve yöresel el sanatları çalışmalarını yerinde görebilir ve alışverişleriniz için bu ürünleri tercih edebilirsiniz.
Türkiye’nin yöresel ürün çeşitliliğinin zenginliği, toprak üzerinde olduğu gibi toprak altında da görülebiliyor. Bazıları coğrafi işaret sahibi de olan ülkenin farklı yörelerinde çıkarılan doğal taşlar, ülkenin taş işçiliğinde nasıl bu kadar gelişmiş olduğunu kanıtlar nitelikte. Faydaları saymakla bitmeyen, takı ve dekoratif süs eşyalarında yoğunlukla kullanıldığı görülen doğal taşların işlenmesi çok eskilere dayanıyor.
Osmanlı hükümdarlarından Kanuni Sultan Süleyman’ın özellikle meraklısı ve erbabı olduğu doğal taşlar ve taş işçiliği, günümüzde de meraklılarının kilometrelerce yol katettiği birer tutku. Eğer siz de şifa kaynağı ve aynı zamanda görsel açıdan da göz kamaştıran doğal taşlara meraklıysanız, sahtelerinden de sakınmak adına bu taşların asıl kaynağına, çıkarıldıkları yörelere seyahat edebilirsiniz. Seyahatlerinizde, bulunduğunuz coğrafyanın doğal taşları hakkında detaylı bilgilere ulaşabilir, doğal taşlar için yapacağınız alışverişleri buralardan yaparak, taş işçiliğinin en güzel örneklerini bulabilirsiniz.
Üstelik coğrafi işaretli bu doğal taşlardan bazılarının, yalnızca takı ve süs eşyalarında kullanılmadığını, kişisel eşyalar ve hatta yapı malzemesi olarak da kullanıldığını biliyor muydunuz? Örneğin Erzurum’un ilçesi Oltu’da çıkarılan ve dünyaca meşhur hale gelen Oltu taşı, elektrik elektronik sanayisinde, yüksek gerilim hatlarında, ağızlık, pipo ve tespih yapımında da kullanılıyor. Yine bir başka coğrafi işaretli doğal taş olan Mardin taşı, mimaride önemli bir kademeye sahip, dünyaca ünlü Mardin evlerinin de yapımında kullanılarak, doğal taşlara bakış açısını değiştirmiştir.
Dilerseniz Türkiye’de hangi doğal taşlar, nerelerde çıkarılıyor birlikte inceleyelim. İşte Türkiye’de çıkarılan 6 değerli taş ve onların çıkarıldığı yöreler…
İçindekiler
1- Olivin, Bursa ve Edirne
Osmanlı İmparatorluğu’ndan ve Kanuni Sultan Süleyman’dan bahsetmişken, Osmanlı’nın iki önemli sancağıyla, Bursa ve Edirne ile başlayalım. İlk yerleşimleri her ne kadar Osmanlı’dan çok önceye dayansa da Bursa ve Edirne özellikle Osmanlı tarihi içerisinde zenginleşmiş ve bugünkü eşsiz tarihi dokusuna kavuşmuştur.
Bursa, UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne giren şehirlerden biri. Şehirde Tirilye, Cumalıkızık gibi eski mahalle ve beldeler, geleneksel Osmanlı konut yapısının yaşatıldığı bölgelerden. Bununla birlikte İznik gibi çini işçiliğinin merkezi bir ilçe, Bursa’da el sanatlarının ustalık derecesinde önemsendiği ve geliştiğinin en çarpıcı kanıtı.
Edirne’ye baktığımızda ise Trakya coğrafyasında yine Osmanlı’nın göz alıcı ihtişamına, gösterişli el işçiliği çalışmalarına rastlıyoruz. Başta Selimiye Camii olmak üzere, Edirne’de bulunan tüm eski kervansaray ve camilerde göz kamaştıran işçilik detayları öne çıkıyor.
Edirne ve Bursa’da çıkarılan olivin, magnezyum ve demir içeren, magma katmanında ilk kristalleşen yapının oluşturduğu bir silikat minerali tabakası. Parlak ve zeytin yeşili bir taş olan olivinin, doku bozulmasını önlediği düşünülüyor. İletişimi güçlendirdiği ve olumlu enerji yaymayı sağladığına inanılan olivinin, aynı zamanda iyimserlik aşıladığı ifade ediliyor.
Siz de Bursa ya da Edirne seyahatlerinizde olivinin işlendiği, takı ve süs eşyalarına dönüştürüldüğü tezgahları ziyaret edebilir, gerçek olivin taşından bu ürünleri satın alma fırsatı bulabilirsiniz. Bursa ucuz uçak biletleri, Tekirdağ-Çorlu Havalimanı’na en uygun uçak bileti seçenekleri sizleri bekliyor.
2- Yakut, Malatya
Doğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük şehri Malatya’ya gidiyoruz. Hititler döneminde ilk yerleşimleri başlayan, günümüzde bir tarih ve lezzet durağı olan Malatya, Fırat Nehri’nin geçtiği, önemli bir mevkide bulunuyor. Doğu Anadolu’nun Yukarı Fırat olarak bilinen bölgesinde kurulu Malatya, stratejik konumu bakımından yüzyıllarca uygarlıkların elde etmek için çarpıştığı topraklardan oluşuyor. Perslerden Romalılara, Bizans ve Selçuklu Dönemi’ne uzanan farklı uygarlıkların geçtiği Malatya, verimli toprakları, sanayi alanındaki gelişmeleriyle bölgenin ekonomik bakımdan en gelişmiş şehirleri arasında gösteriliyor. Bu zenginlikleri, yeraltı kaynaklarında da göze çarpıyor.
Malatya’da son derece değerli bir doğal taş olan yakut çıkarılıyor. Kırmızı ve tonlarında elde edilen, bu rengi yapısındaki kromdan alan yakut, ayrıca çok sert ve işlenmesi zor taşlardan biri olarak da dikkati çekiyor. Bu bakımdan yakut işlemeler, oldukça değerli kabul ediliyor.
Doğal hali mat olan yakut, işlendikçe parlak ve değerli hale geliyor. Yakutun temiz bir şekilde işlenmesi zor olduğundan, temiz haliyle büyük değer kazanıyor. Ayrıca nadir bulunan doğal taşlardan olan yakut, mücevheratta karşımıza çıkıyor. Bununla beraber, elbette diğer doğal taşlar gibi önemli şifa özellikleri bulunduğuna inanılıyor. Sezgi ve öngörüyü kuvvetlendirdiği, kişinin kendisini ifade etme yeteneğini artırdığı, bağışıklık sistemini güçlendirdiği gibi inanışlar bulunuyor.
Siz de bu nadide taşın işlenmiş halini, kullanıldığı alanları Malatya’da görebilir, göz kamaştıran yakut işlemeli mücevherat ve süs eşyalarının satıldığı yerleri gezme fırsatı bulabilirsiniz. Malatya uçak bileti seçeneklerine bakabilir, unutulmaz bir kültür seyahati tecrübesi yaşayabilirsiniz.
3- Pembe turmalin, Yozgat
Tarihte Türkler ve Türkmenler için yurt olmuş, Bozoklar, Tatar Türkleri, Dulkadirli Türkmenleri gibi toplulukların yaşadığı bir coğrafya olarak bilinen Yozgat, Osmanlı Dönemi’nin Bozok sancağı olarak biliniyor.
Eşsiz doğasıyla göz kamaştıran, ovaları, milli parkı, mesire yerleri ve kaplıcalarıyla doğa ve şifa turizminin önemli rotaları arasında sayılan Yozgat, doğal ve şifalı taşlarıyla da öne çıkıyor.
Yozgat’ta pembe turmalin taşı çıkarılıyor. Gökkuşağı taşı olarak da bilinen turmalin, farklı renklerde olabiliyor. Turmalin için Eski Mısır’da, yeryüzüne çıkarken gökkuşağının içinden geçtiği ve bu nedenle farklı renklerde çıktığına inanıldığı biliniyor. Uyum ve dengeyi temsil ettiği söylenen turmalin taşının pembe renkte olanının kadını, yeşil renkte olanının ise erkeği ve onların uyumlarını simgelediği söyleniyor.
Aynı zamanda bağımlılıklardan kurtulma, yıpratıcı etkilerden arınma gibi konularda da şifa sağladığına inanılan turmalin taşının bir çeşidi olan pembe turmaline Yozgat’ta işlenmiş haliyle ulaşabilirsiniz. Birbirinden güzel doğal taş tezgahlarını gezebilir, buradan pembe turmalin taşının kullanıldığı takı ve süs eşyalarını satın alabilirsiniz.
4- Rodonit, İzmir
İzmir, tarih boyunca hükümdarlıkların odak noktası olmuş ve pek çok uygarlığa ev sahipliği yapmış bir şehir. Cumhuriyet tarihine gelene kadar, özellikle Smyrna adıyla anılan ve Antik Çağ’da İyon ve Dor halklarının yerleşim yeri olarak dikkati çeken İzmir’de bugün bu uygarlıklardan geriye kalan izleri görebiliyor, Cumhuriyet ve Osmanlı dönemlerinden eserlerle bir arada, tam bir kültür mozaiğine tanık olabiliyoruz.
Şehir, Ege Bölgesi’nde adeta güzelliğin temsilcisi gibi… Tarihi ve doğal zenginliklerin süslediği bu coğrafya, belki de bu nedenle yüzyıllarca uygarlıkların dikkatini çekmiş, kıyıları mitolojik hikayelere konu olmuş olabilir. İzmir’in güzelliklerine bir yenisini daha ekleyecek olursak, yeraltı zenginliklerinden biri olarak rodonit taşından bahsedebiliriz. Rodonit de adını Yunanca ‘gül’ kelimesinden alıyor. Genellikle pembe ve kırmızı renklerine rastlanan bu taş, manganez yataklarında bulunuyor.
Aşk, sevgi, neşe ve keyfi simgeleyen rodonitin, bulunduğu topraklara bakılırsa bu duyguları işaret etmesi bir tesadüf gibi görünmüyor. Siz de İzmir’i, sizde unutulmaz hisler bırakacak bu şehri mutlaka ziyaret edin. Rodonitin kullanıldığı birbirinden güzel eşyaları görebilir, ham olarak da vitrinleri süsleyen rodonit taşını inceleme fırsatı bulabilirsiniz. Peki İzmir ucuz uçak biletleri hazır mı?
5- Akuamarin, Manisa
Ege Bölgesi’nin güzeller güzeli bir diğer şehri Manisa, tarihin en eski çağlarından, tarih öncesi dönemden beri yerleşimlerin bulunduğu, Helenistik Dönem’e uzanan yüzyıllara kadar hükümdarlıkları ağırlamış, Osmanlı Dönemi’nde ise Saruhan Sancağı olarak anılmış bir şehir. Osmanlı şehzadelerinin sancak beyliği yaptığı şehir, “şehzadeler şehri” olarak da biliniyor. Bu bakımdan şehir, turizm açısından da ilgi çekici bir destinasyon olarak ziyaretçi topluyor.
Manisa’da doğal taşlardan biri olan akuamarin taşı çıkarılıyor. “Deniz suyu” anlamına gelen akuamarin, açık mavi renkli bir taş. İçinde eser miktarda bulunan demir elementi, ona bu rengi kazandırıyor. Akıl ve mantık gücünü desteklediği, hafıza güçlendirmeyi sağladığı, gerginlik ve stresi uzaklaştırdığı söyleniyor. Siz de Manisa’ya seyahatinizde akuamarini işlenmiş ve işlenmemiş haliyle tezgahlarda görebilir, satın alabilirsiniz.
6- Agat, Çubuk, Ankara
Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti, Eski Taş Çağı’ndan bu yana pek çok medeniyetin yurdu olan Ankara, bugün ülkenin yönetiminin sağlandığı yönetim binaları, TBMM ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kabri Anıtkabir‘in bulunduğu, diplomasi ve kültür turizmi trafiği son derece yoğun bir şehir. Yalnızca şehir merkezinde değil, ilçelerinde de bu yoğunluğu görebilir, özellikle kültür turizmi ve coğrafi işaretli ürünler bakımından zengin bir coğrafya olduğunu fark edebilirsiniz.
Ankara’nın coğrafi işaretli ürün kategorisinde dikkati çeken ilçelerinin başında Çubuk geliyor. Çubuk turşusu, gıda alanında nam salmış geleneksel ürünlerden biri. Ankara seyahatlerine tat katan Çubuk turşusunu ise, ilçenin bir başka coğrafi işaretli ürünü olan agat taşı izliyor. Bir diğer adı akik olan taşının ilk çağlardan bu yana süs eşyalarında kullanıldığı görülüyor.
Renkli kısımları ışığı geçiren, farklı pek çok renkte karşımıza çıkabilen agatın, uykusuzluk, karabasan, nazar gibi alanlarda iyi geldiğine ve şifa verdiğine inanılıyor. Ayrıca cesaret ve başarı kazandırdığı düşünülüyor. Siz de Ankara ucuz uçak bileti seçeneklerini değerlendirecek ve bir Ankara seyahatine çıkacaksanız, coğrafi işaretli Çubuk agat taşından alabilir, buradaki tezgahlarda hakiki agat taşına ulaşabilirsiniz.
Türkiye’nin güzelliklerini keşfe çıkarken, ne tür zenginliklerle karşılaşabileceğinizi hayal ediyorsanız, tahminlerinizin çok ötesinde değerlere ulaşacağınızdan kuşkunuz olmasın. Seyahatlerinizde Aerobilet’in sunduğu en ucuz seyahat ürünlerini kullanarak tasarruf etmeyi ve bütçenizi seyahat ettiğiniz destinasyonlarda karşınıza çıkacak bu ürünlere ayırmayı tercih edebilirsiniz.
Hemen siz de Türkiye’nin dört bir yanına en ucuz uçak biletleri ile ulaşma fırsatını yakalayın. Türkiye’nin her bir ili, birer değerli taş gibi parlıyor ve tüm kültürel zenginlikleriyle keşfetmeniz için sizleri bekliyor.
