İnsanlık tarihinin başlangıç noktası olarak kabul edilen, medeniyetler beşiği adıyla anılan Mezopotamya, Suriye ve İran’ın güneybatısı ile birlikte Türkiye’de Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni içine alan bir alanı kapsıyor. Bu alan yüzyıllar boyunca paylaşılamamış, verimli topraklardan, zengin yeraltı kaynaklarından ve topraklarını besleyen eşsiz bir iklimden oluşuyor. Sizde en ucuz uçak bileti fırsatları ile bu eşsiz toprakları keşfetmeye hazır mısınız?
Bu nedenle, eski Mezopotamya toprakları üzerinde yer alan şehirler, günümüzde de gelişim gösteren, tarihi ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra ticari açıdan da önemli sahalara sahip bölgeleri işaret ediyor. Dolayısıyla Mezopotamya’nın yüzyıllarca uygarlıkların elde etmek için çarpıştığı topraklardan oluşması, elbette ki tesadüf değil. Bugün biz de sizlere Mezopotamya’nın Türkiye topraklarından, Güneydoğu Anadolu’nun bazı şehirlerinden bahsedeceğiz. Ve elbette ki ucuz uçak bileti seçeneklerinden yararlanarak, bu şehirlerde neler görüp, ne tür tecrübeler yaşayabileceğinize dair notlar paylaşacağız.
Türkiye’nin Toros Dağları ile Suriye sınırı arasında kalan topraklarının oluşturduğu Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Türkiye’de ve dünyada bulunan en eski yerleşimlerin kalıntılarına, canlı fosillerine ve tapınak olarak kullanılan yapılara rastlanmış topraklardan oluşuyor. Dünyanın farklı yerlerinde bulunan ilk yapılaşmalar ve canlı fosilleri buluntularıyla karşılaştırıldığında, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yer alanlar da insanlık tarihi hakkında önemli bilgiler aktarıyor.
Öyle ki insanlık tarihi hakkında şimdiye kadar elde edilmiş bazı bilgilerin aslında yanlış olduğunu, biz yine Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yapılan kazılardan öğrenebiliyoruz. Dolayısıyla dünyada yalnızca seyahat tutkunlarının değil, aynı zamanda bilim insanlarının da araştırmacıların da uğrak rotası olarak Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni gösterebiliyoruz.
Elbette Güneydoğu Anadolu’dan bahsederken, tarihi zenginliklerle birlikte son derece derin, farklı bir kültür zenginliğinden de bahsetmek gerek. İllere göre gelenek ve görenekler, el sanatları, müzik ve daha pek çok alanda kültürler farklılıklar gösteriyor. Bu da Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde tek bir şehri gezmenin asla yeterli olmayacağının en önemli kanıtı.
Dolayısıyla siz de seyahatinizi tek bir şehir üzerine kurmak yerine, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin eşsiz coğrafyasını keşfetmek, birbirinden güzel illerini, bu illerin ören yerlerini, kültürlerini ve tabii ki bu kültür içerisinde yer alan o enfes mutfaklarını keşfetmeyi unutmayın. Seyahatiniz sırasında bu güzel şehirlerin geleneksel yöntemlerle üretilen coğrafi işaretli ürünlerini görme, onların üretildiği tesisleri, tezgahları gezme ve tabii ki bu ürünlerden satın alma fırsatını da elde edebilirsiniz. Yalnızca bunun için bile sizce seyahat etmeye değmez mi?
Yüzyıllarca uygarlıkları kendine hayran bırakan bu topraklarda siz de tarihin saklı kalmış hikayelerini, insanların bu topraklara verdikleri emekleri, yaşantılarını ve daha pek çok ayrıntıyı keşfetmek size heyecan verecek. Dilerseniz bu heyecan dolu serüvene çıkmadan, ucuz uçak bileti seçeneklerini değerlendirirken aklında bulundurabileceğiniz, seyahat rotanızı oluşturmanıza yardımcı olabilecek detaylara geçelim. İşte Güneydoğu Anadolu’nun güzeller güzeli 4 şehri…
Şanlıurfa
Kurtuluş Savaşı’nın şanlı mücadelecisi Şanlıurfa, tarihin en eski çağlarına uzanan bir geçmişe sahip. Şehrin Örencik köyüne 22 kilometre mesafede bulunan, M.Ö 11 bin yılından kalma, dünyanın en eski mabedi olma özelliğini taşıyan Göbekli Tepe, insanlık tarihini yeniden yazdıran, eşsiz bir bölge. Yuvarlak bir plan içinde dizilmiş dikilitaşlardan ve bu dikilitaşlar üzerinde insan, hayvan ve soyut sembollerden oluşan oyma ve kabartmalardan oluşan Göbekli Tepe, ziyaretçileri büyülemeye devam ediyor. Bu bölgeden çıkarılan eserlerin bir kısmı, Şanlıurfa Müzesi’nde sergileniyor.
Elbette Şanlıurfa’nın büyüleyici tarihi atmosferi bununla sınırlı değil. İslamiyet Dönemi’ndeki efsanelerden birinin hikayesini dinlemek ve bu efsanenin geçtiği yeri ziyaret etmek isterseniz, Balıklıgöl sizleri bekliyor. Rivayete göre, dönemin hükümdarı Nemrut, İbrahim Peygamber’i ateşe atmak ister. Urfa Kalesi’nin bulunduğu tepeden ateşe atılan İbrahim Peygamber’i kurtarmak için Allah tarafından ateşe “Ey ateş, İbrahim’e karşı serin ve selamet ol” emri verilir.
Bugün Balıklıgöl’ün bulunduğu bu yerde, ateşin suya, ateşi harlayan odunların ise balığa dönüştüğü anlatılagelir. Şanlıurfa’nın simgesi haline gelen Balıklıgöl, inanç turizminin önemli merkezlerinden biri olarak değerlendiriliyor.
Şanlıurfa, aynı zamanda dünyanın en eski üniversitesine de ev sahipliği yapıyor. Bugün kalıntıların bulunduğu bu bölge Harran olarak anılıyor. Dünyanın ilk bilim merkezi olan Harran, mutlaka görülmesi gereken yerlerden yerlerden biri olarak, ziyaretçilerin uğrak noktalarından biri. Siz de Harran’ı ve Harran hakkındaki bilgileri yerinde almak için Şanlıurfa uçak bileti seçeneklerine hemen göz atmaya başlayabilirsiniz.
Şanlıurfa’dan bahsederken meşhur Urfa kebabı başta olmak üzere, enfes mutfağını es geçmek olmaz. Şanlıurfa su kabağı yemeği, Şanlıurfa haşhaş kebabı, Şanlıurfa açık ekmeği gibi Mahreç işareti alan ve birer coğrafi işaretli ürün olarak Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan onay alan yemekleri ve yöresel ürünleriyle bir lezzet durağı da olan Şanlıurfa’yı bir an önce siz de keşfedin.
Gaziantep
Dünyanın hala yaşanılan en eski kentleri listesinde yer alan Gaziantep, Türkiye’de sanayi ve ticaret bakımından en gelişmiş şehirlerden biri. Düşman işgalleri sırasında mücadele verirken, TBMM tarafından “gazi” unvanı alan Gaziantep’in tarihi Paleolitik Dönem’e kadar uzanıyor. Babiller’den Hititler’e, Asurlar ve Persler’e kadar pek çok uygarlığın yaşadığı bu topraklar, tarih ve kültür mozaiğinin birer parçasını oluşturmuş durumda.
Gaziantep’in meşhur zeytinyağlarının da üretiminin yapıldığı Nizip ilçesi sınırlarında bulunan, dünyanın göz kamaştıran antik kentlerinden biri olan Zeugma, Roma Dönemi’nden kalan mozaikleriyle ziyaretçileri etkisi altına alıyor. Meşhur ‘Çingene Kızı’ mozaiği ile tanınan ve dünyada adını duyuran bu antik kentte, villalar, çarşı ve henüz kazı çalışmaları tamamlanmamış daha pek çok bölge bulunuyor. Bu Çingene Kızı’n Yunan Mitolojisi’ndeki Yeryüzü Tanrıçası Gaia olduğu düşünülüyor.
El sanatları bakımından da son derece zengin olan Gaziantep, kuyum, deri ve kilimcilik alanlarında öne çıkıyor. Özellikle kilimcilikte, kendine özgü desenleriyle Gaziantep kilimleri, diğer kilimlerden ayrılıyor.
Gaziantep’i dünyanın önemli seyahat rotalarından biri haline getiren bir diğer özelliği de elbette ki mutfağı. Meşhur Gaziantep baklavasının namı ülke sınırlarını aşıyor. Bununla birlikte, Gaziantep fıstık ezmesi, Gaziantep tırnak pidesi, Gaziantep lahmacunu gibi enfes yemekleri coğrafi işaretli ürünleri arasında yer alıyor. Siz de Gaziantep’in tüm bu güzelliklerini yakından tanımakta gecikmeyin. Güneydoğu Anadolu Bölgesi turunuz sırasında Gaziantep’te sizi unutulmaz seyahat tecrübeleri bekliyor olacak.
Diyarbakır
Türkiye’nin en kalabalık şehirlerinden biri olan ve 9 bin yıllık bir şehir merkezine sahip olan Diyarbakır, Anadolu ve Mezopotamya arasında bir köprü vazifesi görmesi bakımından, çok zengin bir tarih ve kültüre sahip. Güneydoğu Anadolu Bölgesi şehirlerinin her biri gibi, Diyarbakır’ın da kendine özgü tarihi içerisinde hangi dönemler ve eserler yok ki…
Yontmataş Devri’ne dayanan bir tarihi olan Diyarbakır’dan, Hititler, Aramiler, Urartular, Persler, Bizans, Osmanlı gibi 25 uygarlık ve hükümdarlığın geçtiği biliniyor. Bu nedenle şehir, kervansaraylar, camiler, köprüler, hanlar, kervansaraylar ve elbette müzelerle dolu. Bunun yanında, Diyarbakır civarında bulunan mağaralarda, Yontmataş Devri’ne ait kalıntılar da bulunmuştur.
Geleneksel mimarisinin yansıması eski yerleşimlerinin göz doldurduğu sokaklarından birinde, Türk Edebiyatı’nın ünlü şairi Cahit Sıtkı Tarancı’nın 1910 yılında doğduğu ev de yer alıyor. Kültür Bakanlığı’nın himayesinde bulunan bu ev, bir müze olarak ziyaretçilere açık bulunuyor. Evde, ölümsüz şairin eserleri ve kişisel eşyaları sergileniyor.
Bununla birlikte bir diğer yazarın, Türk Edebiyatı’nın unutulmaz eserlerinin sahibi Ziya Gökalp’in 1876’da doğduğu ev de yine müze olarak ziyaretçilere açık bulunuyor. Mimarisi ve yazarın eşyalarıyla tarih meraklılarının akınına uğruyor.
Diyarbakır’ın bir hoşgörü ve barış şehri olduğuna da işaret etmekte fayda var. Tarihin eski dönemlerinde bu hoşgörüyle yoğrulmuş olan halk bilincinin yansımalarını, burada bulunan eserlerde de görmek mümkün. Örneğin Ulu Cami, duvarlarında pek çok farklı uygarlığa dair kitabeleri görmek mümkün. Ayrıca camiler ve kiliselerin bir arada bulunduğu bu topraklarda, yüzyıllarca huzurla yaşamış kardeş halklardan bahsetmek de mümkün.
Diyarbakır’ın enfes sofralarında tadabileceğiniz eşsiz lezzetlerden de bahsetmeden geçmeyelim. Meşhur Diyarbakır karpuzunu, Diyarbakır burma kadayıfı ve Diyarbakır örgü peyniri gibi ürünlerin coğrafi işaretli ürünler arasında yer aldığının altını da çizelim. Bu ürünlerle birlikte meftune, duvaklı pilav, nardanaşı ve daha pek çok yöresel lezzeti tatmadan Diyarbakır’dan dönmeyin. Dİyarbakır uçak bileti seçeneklerinin de en ucuz fiyatlarla sizleri beklediğini unutmayın.
Mardin
İpek Yolu’nun güzeller güzeli durağı, medeniyetlerin bıraktığı eşsiz kültür mirasıyla harmanlanmış bir diyara, Mardin’e uğruyoruz. Arap ve Süryani kültürlerinin çarpıcı izlerinin bulunduğu, Paleolitik Çağ’a uzanan bir tarihin farklı inançlara kucak açan bir coğrafyaya dönüşme hikayesinden bahsetmek gerekir. Mardin’de camiler, kiliseler ve manastırlar özenle korunmuş ve günümüze kadar en az zarar görecek şekilde taşınmış durumda. Geleneksel Mardin evlerinin yanı sıra bu birliktelik de ziyaretçilerin son derece ilgisini çeken ve etkilendiği detaylardan biri olarak göze çarpıyor.
Üstelik Mardin’de Deyrülzafaran Manastırı, bir güneş tapınağı olarak inşa edildiği dönemlerden bu yana, hala aktif olarak Süryaniler tarafından kullanılmaya, içinde dini eğitim verilmeye devam ediyor. İnşası sırasında manastırın harcında renk vermesi için safran çiçeklerinin kullanılması, manastıra da da ismini veriyor. Bununla birlikte manastırı özel kılan bir diğer özelliği de tavanında bulunan taşlar arasında herhangi bir harç kullanılmayarak, belli bir nizam izlenerek yalnızca dizilerek örülmüş olmasıdır. Deyrülzafaran Manastırı, şehirde bulunan 15 manastır ve kilise arasında, böylesi eşsiz özelliklere sahip yapılardan yalnızca biridir.
Süryanilerin en önemli dini merkezlerinden biri de Mor Gabriel Manastırı. Süryani Cemaati’nin dini merkez olarak dua ve ibadetin öğretildiği başlıca yapılar arasında gördüğü bu manastır, Mardin’in Midyat ilçesinde yer alıyor. Theodora Kubbesi ve Büyük Kilise gibi bölümlerden oluşan manastır, Midyat kesme taşlarından inşa edilmiştir.
Mardin’in o meşhur siluetini oluşturan Mardin evleri, şehrin Mazı Dağı eteklerine kurulu bulunuyor. Evlerin eşsiz birer taş işçiliği örneği olması, sıcağa ve soğuğa karşı yalıtım sağlaması en önemli özellikleri arasında yer alıyor. Sarı kalker yapılı taştan inşa edilen bu evleri, kolaylıkla gezebilir, harika kareler yakalayabilirsiniz.
Mardin imlebes badem şekeri, Mardin kaburga dolması, Mardin taşı gibi coğrafi işaretli ürünleri de denemeden ve almadan geçmeyin. Ayrıca Mardin ipek bulguru ve Mardin mutfağından coğrafi işaretli kibbe ve ikbebet yemeklerini de mutlaka tadın. Keşfetmeye doyamayacağınız bir seyahat sizleri bekliyor.
Ucuz uçak biletleri ile seyahat başlasın!
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin güzel illeri elbette çok daha fazla. Birbirinden keyifli rotaları, eşsiz mutfakları deneyimlemek, coğrafi işaretli ürünlerle tanışmak, farklı uygarlıkların aynı topraklarda bir arada yoğrulduğu kültürleri tanımak için siz de harekete geçin. Aerobilet, Güneydoğu Anadolu Bölgesi turunuz için sizlere en ucuz uçak bileti seçeneklerini sunuyor. Her an uçak biletleri için arama yapabilir, dilerseniz fiyat alarmını kurup, bilet fiyatlarının ucuzladığı anı bekleyebilirsiniz. Turunuzu gerçekleştirirken karayolu ile seyahat etmeyi planlıyorsanız, en ucuz otobüs bileti fiyatlarına da Aerobilet’le anında ulaşabilir, seyahatinizi otobüs bağlantılarını da tek bir kanal üzerinden gerçekleştirebilirsiniz. Mezopotamya’yı keşfetmek için sizce de harika bir zaman değil mi?
