Ayçiçeği tarlaları, nisan ve mayıs ayı dolaylarında tohumlarının ekiminin yapılmasının ardından, yaz aylarında altın sarısı saçlı çocuklara benzer. Cıvıl cıvıl, hafif bir esintinin ardından hemen hareketlenen, sürekli yüzünü onu besleyip büyüten Güneş’e çeviren sarı saçlı çocuklara… Türkiye’nin Avrupa kıtasından başlayarak, Güneydoğu Avrupa’da Bulgaristan’ın güneyi ile Yunanistan’ın kuzeydoğusundaki şehirleri kapsayan bölge, yani Trakya’nın da dünyanın sarışın, küçük çocuğu olduğunu söylemek yanlış olmaz. İstanbul’un Avrupa yakasındaki bölgelerinden başlayıp, Avrupa’ya doğru uzanan ve Türkiye’nin üç ilini kapsayan Trakya, doğal güzellikleri ve kültürel zenginlikleriyle özellikle İstanbul’da yaşayanların hafta sonu seyahatleri için birbirinden cazip seçenekler sunuyor. Siz de dilerseniz İstanbul Atatürk Havalimanı ya da Tekirdağ Çorlu Havalimanı üzerinden ucuz uçak bileti için sorgulamanızı yapabilir, bu yaz ayçiçeği tarlaları içinden geçen yol hikayenizi yazabilirsiniz.
Trakya aslında son derece geniş bir alan. Bulgaristan’ın dokuz şehri Trakya’nın kuzeyini, Yunanistan’ınsa üç ili Trakya’nın batısını oluşturuyor. Türkiye’deki üç şehir ile İstanbul ve Çanakkale’nin Avrupa kıtası üzerinde kalan kısımları Doğu Trakya olarak anılıyor. Balkan Yarımadası’nın güneydoğu kesiminde yer alan Trakya şehirlerinin, Marmara Denizi, Ege Denizi ve Karadeniz’e bakan kıyıları bulunuyor. Başta da belirttiğimiz gibi İstanbul’dan başlayarak Türkiye sınırları içerisinde kalan Trakya topraklarında sapsarı ayçiçeği tarlaları uzanıyor. Öyle ki Türkiye’nin ayçiçeği yetiştiriciliğinin yüzde 70’ini bu bölge elinde bulunduruyor. Siz de seyahatleriniz için Trakya’ya doğru yol alacaksanız, otobüsle yapacağınız seyahatlerde çok yakından bu tarlaların uzandığı hafif engebeli tepelerin ayçiçekleriyle kaplandığını görebilir, uçak yolculuklarınızdaysa, alçaldıkça bu muhteşem manzarayı kuşbakışı seyredebilirsiniz.
Birazdan sizlere Trakya’nın Türkiye sınırları içerisindeki üç şehrinden bahsedeceğiz; ancak dilerseniz Bulgaristan ve Yunanistan’daki şehirlerinden de kısaca bahsedelim. Trakya’yı oluşturan dokuz Bulgaristan şehrini, Kırcaali, Filibe, Hasköy, Pazarcık, Paşmaklı, Sliven, Eski Zağra, Burgaz ve Yambol olarak sayabiliriz. Bu şehirlerin göze çarpan başlıca özellikleri arasında muhteşem tarihi dokusu ve ekilip biçilebilir açıdan son derece verimli topraklara sahip olduğu söylenebilir. Yemyeşil tepelerinden şehirlere inen eski yerleşimler, Osmanlı ve Bizans dönemlerine dair eserler ve geleneksel mimari yapılarla bezeli. Özellikle Türk yerleşimlerinin yaygın olarak görüldüğü bu bölgeler, aynı zamanda halihazırda Türkiye vatandaşlarından da pek çoğunun köklerinin bağlı olduğu toprakları işaret ediyor. Bulgaristan göçmenliği, başta Türkiye Trakyası coğrafyasında olmak üzere Türkiye’nin pek çok ailelerinin kökeninde gözlemlenebiliyor.
Yunanistan’ın Trakya topraklarına gelecek olduğumuzdaysa üç şehir göze çarpıyor. Bunlar Rodopi, Evros ve İskeçe olarak adlandırılıyor. Bu şehirlere de baktığımızda tıpkı Bulgaristan’da da olduğu gibi yemyeşil bir doğa ve şehirlerde yine günümüze kadar korunmayı başarmış tarihi bölgeler dikkati çekiyor. Özellikle bahar ve yaz rotaları için benzersiz seçenekler sunan bu şehirler, fotoğraf meraklılarının da yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. Eğer siz de onlardan biriyseniz, bu bahar Yunanistan veya Bulgaristan’ın bu şehirleri için unutulmaz bir Trakya seyahati planlayabilirsiniz. Rotanızı çizerek, elbette ki Türkiye’nin birbirinden güzel illerini de ziyaret ederek, kendi turunuzu organize edebilirsiniz.
Ve gelelim Türkiye’ye… Türkiye’nin özellikle kültür turizmi ve gurme seyahatlerinin dikkat çeken destinasyonlarından da bir kısmını bu vesileyle sıralamış olacağız. İşte Türkiye Trakyası’nın birbirinden güzel üç şehri…
Edirne
Batısında Yunanistan’ın Evros şehri, kuzeyinde ise Bulgaristan’ın Hasköy’üyle komşu olan, Türkiye’nin sınır şehri Edirne, Roma ve Bizans dönemlerinden bu yana gözde bir kent olmasına karşın, asıl altın çağını Osmanlı Dönemi’nde yaşamış ve bu dönemden eşsiz eserlerle çevrilmiştir. Öyle ki mimari eserleri dünyanın dört bir yanından ilgi ve ziyaretçi çekmeye devam ediyor; her yıl kültür turizmi için tarih meraklıları Edirne’de toplanıyor.
Özellikle dünya tarihinin gelmiş geçmiş en kıymetli mimari dehalarından Mimar Sinan’ın “ustalık eseri” olarak tanımladığı Selimiye Camii de Edirne’de bulunuyor. Osmanlı padişahlarından II. Selim’in yaptırdığı Selimiye Camii, UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde koruma altında bulunuyor. 8 sütunlu bir kasnak üzerinde, tek bir lebi ile örtülmüş olan, eşsiz bir yapıya sahip olan kubbesiyle hala mimarlık çevrelerini kendisine hayran bırakan bir tekniğin örneği olduğu gözleniyor.
Selimiye Camii’nin dışında şehrin daha pek çok camileri, eserleri Osmanlı Dönemi’ni görsel olarak şehirde yaşatmaya devam ediyor. Üç Şerefeli Cami, Eski Cami, Hıdırağa Camii, Muradiye Camii gibi camilerin yanında İkinci Beyazıt Külliyesi de ziyaretçilere eşsiz bilgiler ve seyahat tecrübeleri sunuyor.
Edirne aynı zamanda bir hoşgörü ve barış başkenti olarak dikkati çekiyor. Yüzyıllarca topraklarında farklı kültürlere ve inançlara ev sahipliği yapması, halkların bir arada mutlu bir şekilde yaşamasını sağlamış görünüyor. Edirne Büyük Sinagogu, Avrupa’nın üçüncü büyük sinagogu olarak, ibadete açık bir şekilde inananları ağırlamaya devam ediyor.
Edirne aynı zamanda daha önce de bahsettiğimiz gibi bir lezzet durağı. Özellikle namı oldukça geniş alana yayılmış olan, hayatta ağzına ciğer sürmeyenleri bile lezzetiyle büyüleyen yaprak ciğeri, lezzet tutkunlarını yollara düşürüyor. Kilometrelerce öteden yaprak ciğer yemek için Edirne’yi ziyaret edenler, öyle azımsanacak sayıda da değil. Bununla birlikte, Elbasan tavası, Rumeli beğendisi, peynir tatlısı ve daha nicelerini de deneyebilir, Edirne mutfağının eşsiz lezzetlerini keşfedebilirsiniz.
Kırklareli
Binlerce yıllık bir geçmişe sahip olan Kırklareli, M.Ö 6’ncı yüzyıldan başlayarak, farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış, farklı kültürlerle yoğrulmuş topraklar üzerine kurulu bulunuyor. Traklardan Perslere, Makedonlar ve Romalılara uzanan bu kültürlerin izleri, hala Kırklareli kültüründe kendine yer buluyor. Trakya’nın Türkiye’deki en kuzey noktasında kalan Kırklareli, Trakya şehirlerinin genel özelliklerini sonuna kadar taşıyor. Doğal güzelliklerle çevrili bir cennet olan şehrin yemyeşil doğası, şehirde boylu boyunca uzanan Yıldız Dağları’ndan düzlüklere kadar iniyor.
Türkiye’de cam sanayisinin önemli bir kısmını karşılayan cam fabrikaları ve tabii ki Türkiye’de ‘Trakya’ denince akla gelen o meşhur ayçiçeği yetiştiriciliğinin önde gelen şehirlerinden biri olan Kırklareli, birbirinden güzel ilçeleriyle de adından sıkça söz ettiriyor. Lüleburgaz, Trakya’nın en büyük yerleşim yerlerinden biri ve camileri, hamamları, çeşmeleriyle Osmanlı Tarihi bakımından en zengin topraklardan biri olurken, Vize ise adını Yunan Mitolojisi’nde denizler tanrısı Poseidon’un oğlundan, aynı zamanda su perisi Semestra’nın oğlu olarak da bilinen Byzas’tan alıyor. Babaeski, Demirköy, Kofçaz, Pınarhisar, Pehlivanköy gibi birbirinden güzel diğer ilçeleri de çarpıcı pek çok detaya, kendine özgü tarihi hikayelere ve benzersiz birer tarihi dokuya ev sahipliği yapıyor.
Gelelim Trakya’nın bir başka lezzet durağı olarak Kırklareli’yi ele almaya… Kırklareli mutfağı, birbirine yakın şehirler ve kültürler olmasına rağmen diğer Trakya şehirleri gibi kendine özgü bir mutfağa sahip. Başta Kırklareli köftesi olmak üzere, papaz yahnisi, labada sarması, papara ve önyargılarınızı lezzetiyle bir anda yok edecek sütlü biber turşusu, Kırklareli’nin eşsiz lezzetleri arasında sayılabilir. Kırklareli’de çok daha fazlasını görebilir, tadabilir ve tecrübe edebilirsiniz. Siz de Trakya turunuzda Kırklareli için rotanızda genişçe bir yer ayırın.
Tekirdağ
Belki de Trakya seyahati için en ideal başlangıç noktası Tekirdağ olabilir. Türkiye Trakyası’ndaki tek havalimanı bulunan şehir olan Tekirdağ, Tekirdağ Çorlu Havalimanı ile Türkiye Trakyası’na yapılan uçuşları karşılıyor. Elbette ki seyahatinize bu üç ilden hangisinden başlarsanız başlayın, çok büyük keyif alacaksınız. Tekidağ da size Trakya turuna çıkmaya karar vermenizin ne kadar doğru bir karar olduğunu gösterecek. Kendisini çevreleyen sapsarı ayçiçeği tarlalarının yanında zengin üzüm bağlarını, bu üzüm bağlarının uçsuz bucaksız uzandığı tepelerin sonunda gökyüzüyle kavuşan deniz manzarasını izleyebilmenin keyfini çıkarabilirsiniz. Bağ bozumuna denk gelirseniz, göz alıcı üzüm bağlarından toplanan üzümleri, o üzümlerle elde edilen şarapları tatma fırsatı bulabilirsiniz.
Tekirdağ, Tanzimat Devri aydınlarından ve Türk Edebiyatı’nın ünlü yazarlarından biri olan Namık Kemal’in de doğum yeri olarak biliniyor. Ünlü yazar ve şairin evi, günümüzde müze olarak ziyaret edilebiliyor. Şairin eşyaları, eserleri ve yazar hakkında yazılmış olan eserler burada sergileniyor.
Bununla birlikte Macar Prensi II. Frenc Rakoczi’nin son yıllarını Tekirdağ’da geçirdiği biliniyor. Tekirdağ’da geçirdiği bu yıllarda konakladığı ev de bir müze olarak ziyarete açık bulunuyor. Macar ayaklanması sırasında yanlış politikaları nedeniyle başarısızlık yaşayan ve Osmanlı’ya sığınan prensin evinde, prense ait eşyalar ve belgeler bulunuyor.
Tekirdağ Mutfağı
Tekirdağ’dan bahsederken, kuşkusuz ki Tekirdağ mutfağına da hızlıca bir giriş yapmak ve namı sınırları aşan Tekirdağ köftesinden başlamak gerekiyor. Bugün hemen her ilde emsalleri lokantalarda servis edilen, ancak kuşkusuz ki Tekirdağ’da bir başka lezzetle tadına doyum olmayan Tekirdağ köftesini, kısacası siz bir de Tekirdağ’da yiyin. Ayrıca Tekirdağ’ın birbirinden güzel ilçeleri aynı zamanda birer lezzet durağı olarak da karşınıza çıkacak. Hayrabolu tatlısı, seyahatlerinizde tattığınız diğer lezzetler arasında kendine çok özel bir yer edinecek. Burma sucuk, damat paçası ve sini mantısı da mutlaka denemeniz gereken diğer lezzetlerden. Siz de Tekirdağ’ın güzelliklerini keşfederken, bir lezzet durağı olarak bu eşsiz tatlarıyla tanışmayı da unutmayın.
Trakya, dünyanın en güzel bölgelerinden biri ve en güzel şehirlerinden pek çoğuna ev sahipliği yapıyor. Siz de Türkiye Trakyası başta olmak üzere, Yunanistan ve Bulgaristan’a da uzanan bu göz kamaştıran toprakları ziyaret etmeyi unutmayın. Üzüm bağlarını, yemyeşil tepelerini, tarihi yerlerini, hayranlık uyandıran eserleri ve müzelerini, lezzetlerini ve elbette göz alıcı, sapsarı ayçiçeği tarlalarını keşfe çıkarken siz de beklediğinizden çok daha fazlasını bulacaksınız. Bunun için bir an önce Trakya seyahatinizi planlamayı ve seyahatinizin her aşamasını detaylandırmayı unutmayın.
Tatil Başlasın!
Aerobilet, dünyanın her yerinde seyahatlerinizin kusursuz bir şekilde gerçekleşmesi ve seyahatiniz boyunca ihtiyacınız olan her seyahat ürünü için en doğru ve hesaplı ürünlerle buluşmanızı sağlamak üzere hizmet veriyor. Siz de Aerobilet güvencesinde ucuz uçak biletleri, en hesaplı otobüs biletleri, havalimanı transferleri, villalar gibi pek çok seyahat ürünlerine ulaşabilirsiniz. Seyahatlerinizden gezdiğiniz gördüğünüz güzelliklerin yanında ücretlendirmelerde de karlı çıkmak için Aerobilet’le hemen tanışın.
Tekirdağ Çorlu Havalimanı için en ucuz uçak bileti seçeneklerine Aerobilet’ten ulaşabilirsiniz. Bunun yanında dilerseniz Tekirdağ Çorlu Havalimanı’ndan havalimanı transfer hizmetleri sayesinde kolaylıkla otelinize kadar gidebilir, Tekirdağ merkezdeki turunuzu bitirdikten sonra Tekirdağ ilçeleri ile Edirne ve Kırklareli şehirlerine otobüs bileti bağlantılarınızı da Aerobilet üzerinden gerçekleştirebilirsiniz. Dilerseniz seyahatinizi planlarken Aerobilet kampanyalarına göz atabilir ve en uygun bilet fiyatları üzerinden yeniden indirimler de kazanabilirsiniz. Siz de bu fırsatları değerlendirin ve Trakya’da unutulmaz bir tatile hazır olun.
Türkiye Trakyası’nın ardından sınırları aşıp, Bulgaristan ve Yunanistan’da da Trakya’yı oluşturan illeri gezebilirsiniz. Buralarda da Bizans’tan Osmanlı’ya uzanan eşsiz tarihi detaylar, muhteşem bir kültür mozaiği ve doğal güzellikler sizleri bekliyor olacak. Ancak dilerseniz gelin ilk adımı Tekirdağ Çorlu Havalimanı’na en ucuz uçak biletleri ile seyahatle atın. Trakya sizi büyülemek için hazır; siz Trakya seyahati için hazır mısınız?
