Hırvatistan Uçak Bileti ile Adriyatik’in Gizli Rotalarını Keşfedin

0
1519
Hırvatistan Uçak Bileti ile Adriyatik’in Gizli Rotalarını Keşfedin
Hırvatistan Uçak Bileti ile Adriyatik’in Gizli Rotalarını Keşfedin

Nefes kesen sahillerini, gizli kalmış Orta Çağ kasabalarını ve ülkenin bilinmeyenlerini keşfetmek için yanınıza bir bavul ve bir Hırvatistan uçak bileti almanız yeterli. Yıllarca denizlere hükmetmiş bu güzel ülkenin gizemini keşfetmek, ünlü deniz mahsulü yemeklerini ve şaraplarını tatmak için seyahatinize başkent Zagreb’e uçak bileti alarak kuzeyden ya da Dubrovnik uçak bileti alarak güney kıyılarından başlayabilirsiniz. Ancak seyahatinizi sadece Dubrovnik ile sınırlarsanız çok şey kaçırıyorsunuz demektir. Güneşte pırıl pırıl parlayan sokakları, 16. yüzyıl surları ile UNESCO Dünya Mirası olan Dubrovnik’ten fazlasını sunan Hırvatistan’ı gelin birlikte keşfedelim.

Turkuaz Denizin Kucakladığı Şehir Dubrovnik

Hırvatistan uçak bileti alarak adım atacağınız seyahate Hırvatistan’ın güneyinden başlamak isterseniz ilk durak kuşkusuz Dubrovnik olacaktır. Dubrovnik’te, evlerindeki odaları kiralayan yerli halkın hazırladığı kahvaltı ile güne başlayabilir ya da 5 yıldızlı Dubrovnik otellerinden, butik otellere kadar sayısız seçeneği değerlendirerek sizin için en uygun Dubrovnik otellerinden birinde konaklayabilirsiniz. Genellikle tarihî Eski Şehir’e yakın konumda bulunan bu otellerden yürüyerek pek çok turistik noktaya ulaşabilirsiniz. Açık ve koyu mavinin göz alabildiğine uzandığı Dubrovnik sahilleri, serin ve temiz sularında serinlemek isteyenleri çağırır. Pek çoğu Mavi Bayrak sahibi olan plajlarda güneşlenmek, su kayağı yapmak veya dalarak bu mavi hazinenin derinliklerini keşfetmek Dubrovnik’te yapılması gereken en güzel aktivitelerdir.

Her köşesinden karşınıza bir şövalye çıkacak izlenimi veren Dubrovnik Eski Şehir, tarihî adıyla Regusa, kızıl kiremitli çatıları, Bizans Dönemi’nden kalma surları ile ziyaretçilerini yüzyıllarca geriye götürür. Eski Şehir’in ışıldayan mermer sokakları, kiremit çatılı evleri, dar sokakları arasından çıkılan surlar, ziyaretçileri ilk bakışta büyüler. Bir tarafı Adriyatik, diğer tarafı Eski Şehir’e bakan bu devasa surlarda yürüyüş yaklaşık 1,5 saat sürebilir.

Turkuaz Denizin Kucakladığı Şehir Dubrovnik
Turkuaz Denizin Kucakladığı Şehir Dubrovnik

Surlardan inerken camları birbirine neredeyse değecek kadar yakın evleri görebilirsiniz. Eski Şehir’in meşhur caddesi Stradun’daki kafelerden birinde mola verdiğinizde Sponza Sarayı, Küçük ve Büyük Onorfia Çeşmesi ile Orlando Sütunu selamlar sizi. Manastırda görevli rahipler tarafından 1347 yılında dünyanın ilk eczanelerinden biri olarak kurulmuş olan Franciscan Manastırı ve Müzesi, Sponza Sarayı, Gotik ve Rönesans mimarisinin etkilerini taşıyan göz alıcı Stradun Caddesi Dubrovnik’te gezilmesi gereken yerlerdendir. 1667 depreminde hasar gördüğü için tekrar inşa edilen Gundulica Meydanı, burada kurulan sokak pazarı ve Dubrovnikli Şair Ivan Gundulic’in heykeli ile ünlüdür.

Tarihî şehirden Srd Dağı yönünde çıktığınızda, sizi teleferik karşılar. Buradan tepeye çıkabilir ve eğer bir fotoğraf tutkunuysanız deklanşöre dokunarak muhteşem fotoğraflar ile bu anı ölümsüzleştirebilirsiniz. Fotoğraf ve gastronomi tutkunları için Dubrovnik çok özel seçenekler sunar. Surlardan kuzey yönünde çıkıldığında bilmeyenlerin çok zor keşfedebileceği, kayaların arasında denizin üzerinde yer alan meşhur balıkçı restoranında Adriyatik’in en özel deniz mahsulü yemeklerini tatmak, yemeğinize eşlik eden dalgaların sesi ile şık bir akşam yemeği yemek günü bitirmenin en güzel yoludur. Bu büyüleyici şehirde, üzüm bağlarından toplanan meyvelerden üretilen şaraplar, kadehinize üzüm bağlarının kokusu ile birlikte dolar.

Yüzlerce yıllık geçmişi ile Hırvatistan’ın gezilmesi gereken en önemli şehri Dubrovnik’ten kuzeye doğru devam ederek muhteşem doğa manzarası ve tarihi ile Ston ve ardından Marco Polo’nun şehri Korcula’ya ulaşabilirsiniz.

Avrupa’nın Çin Seddi Ston Surları

Dubrovnik’ten kuzeye doğru yol alırken karşınıza çıkacak olan Ston, şehri yedi kilometre uzunluğunda çevreleyen surları ile ünlü olsa da başka bir özelliğe daha sahiptir. Yerleşim yerinde gezerken, evlerin çoğunda kapı yerine birer perde ya da boncuktan yapılmış kapı örtüsü görebilirsiniz. İnsanların huzur içinde yaşadığı Stone’da evlerin kapıları genellikle kapanmadığından insanlar kapı kullanma gereği duymuyorlar. Büyük şehirlerden gelen ziyaretçiler için oldukça şaşırtıcı olan bu durumdan yerel halk son derece mutlu. Dubrovnik’e 25 km uzaklıkta yer alan Ston, gerek surları gerek ise sakin dar sokakları ve güzel sahili ile görülmesi gereken yerlerden. Ston’da yer alan 14. ve 15. yüzyıllar arasında yapılmış bu surlar Avrupa’nın Çin Seddi olarak da biliniyor. Surlar üzerinde inşa edilmiş 40 kulenin 20’si günümüze kadar ulaşmayı başarmış.

Avrupa’nın Çin Seddi Ston Surları
Avrupa’nın Çin Seddi Ston Surları

Marko Polo’nun İzinde Korcula

Dubrovnik’in kuzeyinde Peljesac Yarımadası’nın karşısında yer alan Korcula Hırvatistan’da gezilmesi gereken adalardan. Dubrovnik’ten Korcula’ya yol boyunca seyredeceğiniz manzara karşısında ise büyülenecek yol üzerinde yer alan Orta Çağ’dan kalma köyler ve üzüm bağlarında kaybolacaksınız. Korkula’da tertemiz, el değmemiş koylar, Rönesans izleri, masmavi bir deniz sizi bekliyor. Korcula’nın bir diğer özelliği ise ünlü gezgin Marko Polo’nun da doğum yeri olması. Adadaki eski yerleşim yerini çevreleyen surlardan girince şehrin içinde yer alan Orta Çağ Kilisesi ve evlerini de görmeniz mümkün. Sadece bu küçük Orta Çağ adası bile Hırvatistan uçak bileti alarak başlayan seyahatinizde sizi etkileyecek güzellikler ile dolu.

Marko Polo’nun İzinde Korcula
Marko Polo’nun İzinde Korcula

Avrupa’nın Gözde Tatil Cenneti Split Plajları

Split, başkent Zagreb’e yaklaşık 400 km. mesafede, Dalmaçya kıyısında bulunan bir tatil cennetidir. Geçmişi, günümüzden yaklaşık 2400 yıl öncesine dayanan, ilk olarak bir Yunan kolonisi olarak kurulmuş olan Split, tarih boyunca defalarca el değiştirmiş. Riva ve çevresinde yapılan düzenlemeler ile şehrin popülerliği artmış ve Dalmaçya kıyılarının gözde tatil merkezi olmuş. Dördüncü yüzyılın başında emekli olmaya karar veren Roma imparatoru Diocletian’ın kendisi için Dalmaçya kıyısında yaptırdığı muhteşem saray, bugün UNESCO’nun koruması altındadır. Diocletianus’un bugünkü yat limanına bakan sarayı, Orta Çağ’da genişleyerek günümüz Split’ini oluşturmuştur. Bugün ise turistler dükkanların ve kafelerin olduğu bu açık hava sarayında dolaşabiliyor. Meydanda yer alan kafelerde oturabilir, çevrede çeşitli etkinlikler yapan, dans eden insanlara katılabilir ya da bir palmiye gölgesinde dinlenebilirsiniz. Gece eğlenmek için ise Dosud Caddesi üzerinde ve Diocletianus Sarayı yakınlarında yer alan mekânlar ideal yerlerdir.

Avrupa'nın gözde tatil cenneti Split Plajları
Avrupa’nın gözde tatil cenneti Split Plajları

Gündüz ve gece eğlencesi kadar aynı zamanda huzurlu bir tatil yapmak isteyenlerin de tercihi olan bu doğa harikası yerin pek çok plajı özellikle küçük çocuklu aileler için de idealdir. Bacvice Plajı’ndan doğuya doğru 10 km uzunluğunda, Podstrana’ya kadar birbiri ardına uzanan çok sayıda plaj bulunan Split’te konaklamak için herkese uygun bir yer var. Yeşil ile mavinin birleştiği meşhur plajlar arasında Bacvice Plajı, Ovcice Plajı, Trstenik Plajı, Znjan Plajı yer alıyor. Daha sakin plajlar arayanlar için ise Split’in sembolü olan Marjan Tepesi’nin yakınlarında yer alan Jezinac, Kasjuni, Bene ve Kastelet iyi birer alternatif. Plajların dışında farklı bir deneyim yaşamak isterseniz, Split’in gizli cenneti Krka Şelalesi’ne Split’ten satın alabileceğiniz turlar ile gidebilir ve şelalenin hemen altında oluşan gölette yüzebilirsiniz.

Şehirde deniz, kum ve güneşin tadını çıkarmak çok güzel olsa da Split’te gezilmesi gereken tarihî yerler de vardır. Bunlardan ilki, St. Dujam Katedrali ya da diğer adıyla Saint Dominus Katedrali’dir. 7. yüzyılda kutsanmış olan kiliseye 13. yüzyılda İsa’nın hayatını anlatan sahnelerin olduğu ahşap kapılar yaptırılmıştır. 57 metre yüksekliğinde bir çan kulesi bulunan muhteşem katedralden tüm şehri ve Dalmaçya açıklarındaki adalarını seyretmek için çan kulesine çıkmanız yeterli. Aşağıda ise 30.000 Roma ve erken dönem Hristiyanlık eserine ev sahipliği yapan Arkeoloji Müzesi ziyaretçilerini beklemektedir. Sonrasında Marjan Tepesi’nde verilecek bir mola, Split’in güzellikleri arasında kaybolurken, romantik bir gün batımı manzarasına şahit olmak için mükemmel bir tercihtir.

Eğlencenin Merkezi Hvar Adası

Temiz plajları ve denizi ile görülmeye değer bir ada olan Hvar’a, Split’ten kalkan feribotlar ile ulaşım mümkün. Hırvatistan’ın meşhur ve gözde tatil cenneti Hvar sadece plajları ile değil aynı zamanda geçmişi ve kültürü ile de ziyaretçilerinin gönlünde yer ediyor. M.Ö. 384’te Pharos adıyla Yunan kolonileri tarafında kurulan Hvar, titizlikle planlanmış bir yer. Geçmişte burada zeytinlikler kuran Yunan kolonileri, arkalarında sarnıçlar ve gözetleme kuleleri bırakmışlar.

Ilıman iklimi ile yıl boyunca turistlere uygun koşullar sunan Hvar, Akdeniz’de ünüyle Ibiza ile yarış duruma gelmiştir. Mermer kaplı dar sokaklarında yer alan evlerin ve sarayların çevresini saran 13. yüzyıldan kalma surlar, Hvar Adası’nı korsanlara karşı yüzyıllar boyu korumuştur. Hvar’ın ünlü plajlarında, denizin tadını çıkarmak dışında değişik bir şeyler yapmak için isterseniz adadan kiralayacağınız bir tekne ile yerleşim olmayan küçük adaları ve koyları da gezebilirsiniz.

Hvar Adası için de herhangi bir plaj görseli lazım
Hvar Adası için de herhangi bir plaj görseli lazım

Zengin tarihinin yanı sıra turizm olanaklarıyla da göze çarpan Hvar, özellikle yaz sezonunda en yoğun olduğu günlerini yaşar. Geçmişi Neolitik Çağ’a kadar uzanan adada konaklamak için kesinlikle önceden rezervasyon yaptırmak gerekiyor. Hvar Adası’nda 5 yıldızlı otelden pansiyonlara kadar konaklama seçenekleri oldukça fazla. Akdeniz iklimi ile birlikte denizin de en güzel ürünlerini sunduğu bu güzel ada, gastronomi tutkunları için de bir cennet. Deniz mahsulleri ile yapılmış onlarca seçenek arasında kaybolacağınız bir mutfak kültürüne sahip olan adada Dalmaçya’nın en güzel yemeklerini tadabilir, yerel yapım zeytinyağı ve şarapları ile tanışabilirsiniz.

Hırvatistan Uçak Bileti Alarak Çıktığımız Yolculukta Son Durağımız Zagreb

Hırvatistan uçak bileti ile başlayan yolculuğun son durağı Hırvatistan’ın başkenti Zagreb’de ilk yerleşimin 1. yüzyılda gerçekleştiği düşünülmekte. Bu güzel şehir 1851 yılında Kaptol ve Gradec şehirlerinin birleşmeleriyle ortaya çıkmıştır. Orta Asya ve Adriyatik kıyıları arasındaki birleşme noktasında yer alan şehir, dar sokakları, tarihî eserleri, müzeleri, doğal parkları ve sarayları ile ziyaretçilerine farklı gezi imkânları sunuyor. Zagreb’i gezerken, bu güzel Hırvat şehrinin her köşesinde, Avusturya–Macaristan ve sosyalist tarihini yansıtan izler görmek mümkün. Bahar aylarında başlayan festival mevsimi şehrin daha da canlanmasına, âdeta yeniden doğmasına sebep oluyor.

Zagreb’de Hırvat mutfağına özgü yemekleri tadabilir, Hırvat mutfağının ünlü deniz ürünleri, etleri ve salatalarını yerli şaraplar ile birlikte deneyebilirsiniz. Zengin bir şarap kültürüne de sahip olan ülkede, şarap ve lezzet tutkunları için özel turlar düzenleniyor. Sadece üzüm bağlarını gezmek, degüstasyon yapmak ve Hırvat mutfak kültürünü yakından tanımak için Hırvatistan uçak bileti alarak bu turlara katılanların sayısı oldukça fazla. Akdeniz ve Orta Avrupa mutfak kültürlerinin etkisi altında kalmış olan Hırvat mutfak kültürünün ünlü lezzetleri kulenova seka, hobonitce, grah, pršut Zagreb’de oldukça sevilen yiyeceklerden.

Lezzetli yemeklerin ardından şehri gezmeye devam etmek isteyenler için Zagreb’de gezilecek yerler listesi ise şöyle.

Zagreb Eye

Ban Jelacic Meydanı’nda, başkentin en yüksek noktası olan ve ziyaretçilere harika şehir manzarası fotoğrafları çekme imkânı sunan “Zagreb Eye” ziyaretçilere harika fotoğraflar çekebilme imkânı sunar.

Ban Jelacic Meydanı

Zagreb’de gezilecek yerler arasında ilk sırada en merkezî meydan olan Ban Jelacic meydanı yer gelir. Turistik yapıların birçoğu buradadır ve her zaman canlı bir meydandır.

Dolac Pazarı

Eski Şehir meydanında 1900’lerin başından bu yana kurulan pazar, yakın kasabalardan gelen çiftçilerin ürünlerini sattıkları otantik bir pazardır.

Donji Grad

Aşağı Kasaba olarak adlandırılan bölge şehrin merkezi olarak görülen, iş merkezlerinin yoğunlaştığı modern yapıların ağırlıkta olduğu bir bölgedir. Sanat galerileri, tarih müzeleri ve alışveriş için dükkânlarda gezmek oldukça farklı bir deneyim sunar.

Hırvatistan Uçak Bileti ile Zagreb Turu
Hırvatistan Uçak Bileti ile Zagreb Turu

Hırvatistan Ulusal Tiyatrosu

Sarı renkli bu bina 1895 yılından buyana Mareşal Tito Meydanı’na ayrı bir renk katmakta. Neo Barok tarzı yapılmış olan binada, tiyatro, bale, opera eserleri izlenebilir.

Zagreb Katedrali

12. yüzyılda yapılmış olan Zagreb Katedrali, Gotik mimarisi ile şehrin en önemli yapılarından bir tanesidir.

St. Mark’s Kilisesi

13. yüzyılda kurulmuş kilise, dekoratif çatı süslemesi ile fark yaratmaktadır. Kırmızı, beyaz ve mavi damalı zemin üzerinde iki adet hanedanlık arması olan çatı, oldukça farklı bir görünümdedir. Çatıda yer alan armalar Hırvatistan, Slovenya ve Dalmaçya üçlü krallığını temsil eder.

Lotrçak Kulesi

Geçmişte amacı hırsızlara karşı şehri korumak olan bu kule, günümüzde turistlerin Zagreb fotoğrafları çekebilmeleri için harika bir şehir manzarası sunar.

Plitvice Gölü Ulusal Parkı

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Plitvice Gölü Ulusal Parkı doğa manzarası, yürüyüş parkurları ile ziyaretçilerine farklı bir deneyim yaşatır. Şelaleler ile birbirine bağlanmış 16 adet doğal göl bulunan park doğa ile baş başa kalmak için kaçırılmayacak bir fırsat sunar.

Hırvatistan’ın doğal ve tarihi zenginliklerini daha yakından görebilmeniz için Aerobilet ana sayfasından ya da mobil uygulamasından bir Hırvatistan uçak bileti almanız yeterlidir.