Kıbrıs Uçak Bileti İle İçinden Sınır Geçen Son Başkente Yolculuk

Kuzey Kıbrıs Akdeniz’in mavi sıcak suları ile çevrelediği, yüzyıllar boyu tüm Akdeniz medeniyetlerine ev sahipliği yapmış, Kleopatra’nın Antik Mısır’a kumlarını taşıttığı rivayet edilen eğlenmek ve dinlenmek için ideal yerlerden biri. Ülke bunca güzelliğin bedelini ise geçmişte yaşadığı zor günlerde ödemiş. Şimdi ise dünyanın ortasından sınır geçen son şehrine sahip bir ülke. Bu güzellikleri ve tarihi yerinde görmek için Kıbrıs uçak bileti alarak yola koyulmak lâzım.

Kıbrıs uçak bileti ile Ercan Havalimanı’na ulaştıktan sonra ters yönden akan trafiği ile sizi Lefkoşa karşılar. Tunç Çağı’na dayanan tarihi, otantik pazarları, şehri bölen ülke sınırı ile ilgi çeken Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin başkenti Lefkoşa’da yer alan Ercan Havalimanı şehir merkezine yaklaşık 23 kilometre uzaklıktan size seslenir. Bu sese kulak verip Lefkoşa şehir merkezine giderek surların içinde kaybolabilir, Gazimağusa’da Namık Kemal Meydanı’nda çay içebilir veya Girne’den mavi sulara kendinizi bırakabilirsiniz. Bu merkezlere ulaşım için dilerseniz Aerobilet Ercan Havalimanı transfer hizmetlerinden faydalanabilir ya da Kıbhas araçları ile ulaşım sağlayabilirsiniz.

Kıbrıs’ta Nerede Kalınır?

Kıbrıs otellerinin büyük ve konforlu olanları genellikle Lefkoşa ve Girne çevresinde yer alır. Kıbrıs ada kültürünü, yaşamını deneyimlemek isteyen doğa ve kültür tutkunları için ise Gazimağusa, Lefke ve Güzelyurt bölgelerinde bulunan villa, apart otel, pansiyon, butik otel gibi konaklama olanakları farklı bir tatil arayışında olanları cezbeder.

Balayına çıkacak olanlar tatillerini geçirmek için Girne otellerini tercih edebilirler. Karar vermenin en güzel yolu otelleri incelemek derseniz Aerobilet Kıbrıs otelleri sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Kıbrıs’ta Ne Yenir?

Hangi otel veya merkezi seçerseniz seçin ertesi sabah kahvaltınızda Kıbrıs ile bütünleşmiş bir yiyecek olan hellim peynirli bir kahvaltı yapmayı ihmal etmeyin. Kıbrıs’a gidildiğinde hellim yemek ve hatta dönüş için birkaç paket satın almak âdettendir. Diğer yandan Akdeniz adası olması nedeniyle balık ve otlu mezeler, Kıbrıs mutfağında oldukça büyük öneme taşır. Şeftali kebabı ise Kıbrıs’ın meşhur lezzetlerindendir. İçinde şeftali olmayan bu yemeğin adı aslında Şef Ali kebabı ancak söylenişi sebebiyle zaman içinde “şeftali” olarak yerleşmiş.

Akdeniz mutfağının güzel örneklerini tadabileceğiniz Kıbrıs mutfağında molehiya yeme fırsatı bulursanız kesinlikle kaçırmayın. Hoş ve lezzetli bir bitki olan molehiya özel olarak yetiştirilen, toplandıktan sonra yazın kurutularak saklanan ve etli yemeklerde kullanılan bir bitki.

Kıbrıs’ta ister Akdeniz’in balıklarının tadına bakın isterseniz tadına doyulmaz dünyaca ünlü mezelerinin ama sonrasında yerel bir lezzet olan paluze ile bir tatlı kaçamağı yapmayı ihmal etmeyin. Kırmızı üzümden yapılan pelte kıvamındaki bu tatlı üzerine file badem konularak sofranıza gelir. Kıbrıs’ta yetişen kırmızı üzümlerin tadına ve kokusuna hayran kalacaksınız.

Kıbrıs’ta Gezebileceğiniz Yerler

Binlerce yıllık geçmişi ile Kuzey Kıbrıs’ta gezilecek yerler oldukça fazladır. Deniz ile buluşmadan önce başkent Lefkoşa’dan gezmeye başlamak, Kıbrıs’ın geçmişine yolculuk yapmak için ideal bir seçim olur.

Lefkoşa’da Kapalı Çarşı’da rengârenk baharatlar, meyveler ve el işi ürünler arasında dolaşabilir, Eski Şehir içinde tek katlı ahşap güneşlikli eski evleri görebilirsiniz. Küçük bahçeleri, sakin görünümü ve loş verandası ile bu evler, halkın gerek hüzünlü gerek mutlu geçmişinin birer aynası gibidir.

Bu güzel adanın geçirdiği acı yıllara tanıklık etmek isterseniz Barbarlık Müzesi’ni gezebilirsiniz. Oradan Selimiye Camisi’ne doğru bir yürüyüş yaparak hem şehri daha yakından tanıma hem de dinlenmek istediğinizde yerli limonlar ile yapılmış bir limonata içme molası vermek iyi bir alternatif olabilir.

Akdeniz’in en stratejik konuma sahip adası sebebiyle Kıbrıs, tarih boyunca defalarca istila edilmiş ve her gelen farklı medeniyet burada izlerini bırakmış. Bu nedenle de çok sayıda tarihî eser görmek mümkündür. Adanın başlıca tarihî yapıları arasında Lefkoşa Surları, Bellapais Manastırı, Girne Kalesi Müzesi, Büyük Han, St. Hilarion Kalesi, Salamis Antik Kenti, Ayios Trias Kalesi yer alıyor.

İçinden Sınır Geçen Son Başkent Lefkoşa

Kapalı Çarşı

Lefkoşa Kapalı Çarşı şehrin en güzel ve otantik yerlerinden biri. Dalından yeni koparılmış üzümler, zeytinler, keçi boynuzları çeşit çeşit baharat ile iştahınızı açacak olan bu çarşı aynı zamanda yerli halkın el işlerini de bulabileceğiniz bir yer.

Lefkoşa Kent Surları

Venediklilerin kenti Türklere ve Akdeniz’den gelecek diğer saldırılara karşı korumak için Lüzyan Surlarının yerine 1567 yılında yapmaya başladığı yeni surların üzerinde 11 burç ve toplam 3 kapı yer alıyor. Surların yapımında o dönemin şehir merkezi dışında yer alan saraylar, kiliseler yıkılarak elde edilen taşlar kullanılmış.

Bugün surlara dokunduğunuzda aslında belki de çok eski taşlara dokunuyor olabileceğinizi düşünün. Ancak Venedikliler bu değerli taşlar ile yapmaya başladıkları surları bitiremeden Osmanlı Donanması’na yenilerek şehri teslim etmişlerdir. Surların en önemli kapısı olan Girne Kapısı üzerine 1820 yılında Sultan II. Mahmut’un tuğrası koyulmuş ve adada Türk rüzgârları esmeye başlamıştır.

Barbarlık Müzesi

Kıbrıs harekâtı öncesinde 1960’lı yıllarda yaşanan olayların dehşetini yansıtan müzede insanların acılarına tanıklık etmeye hazır olun. Duvardaki kurşun izleri gibi detayların el değmeden saklandığı evi gezmek isterseniz yanınızda çocukları götürmemek daha uygun olabilir.

Surlar İçi

İçinden sınır geçen son başkent olan Lefkoşa, Rum ve Türk tarafı olarak ikiye bölünmüş durumdadır. Dünyanın bölünmüş bu son başkenti surlar ile birbirinden ayrılır. Sur içerisindeki tarihî yapılar ve dar sokaklar gezilmesi gereken yerlerdir. Her ne kadar şehir bölünmüşse de halklar arasında acıları unutmak adına 2003 yılında bir adım atılmış, Türk ve Rum tarafları arasında ilk kez 2003’te Lidra Palas, ardından aynı yıl Metehan ve Lokmacı kapıları geçişe açılmış.

Büyük Han

Lefkoşa’nı eski ticaret merkezlerinden Asmaaltı Meydanı’nda yer alan Kıbrıs’ın ilk Osmanlı Valisi olan Muzaffer Paşa tarafından yaptırılmış olan han mimarisi ile dikkat çekiyor. Genellikle el işi ürünler, hediyelikler ve antikaların satıldığı han 68 adet dikdörtgen şeklinde odadan oluşuyor.

Orta kısmında küçük bir de cami bulunan Büyük Han günümüzde, turistlerin ilgisini çeken kültürel aktivitelerin yapıldığı, yerel mutfağın seçkin lezzetlerini sunan restoranların yer aldığı ferah bir alan. Büyük Han’a yakın mesafede yer alan ve halk arasında “Kumarcılar Hanı” olarak ismi yerleşmiş ancak kayıtlarda “Kumarî” olarak geçen hanı da ziyaret edebilirsiniz.

Apostolos Andreas Manastırı

Bu önemli tarihî manastırı gezmek isterseniz Lefkoşa’dan Karpaz’a geçmeniz gerekiyor. Kıbrıs adasının kuzeydoğu ucundan Anadolu’ya doğru bir el gibi uzanan sivri ve uzun yarımada Karpaz olarak adlandırılmış. Milli park olduğundan korunan bu bölgede, Zafer Burnu’na yakın mesafede olan manastır, Hristiyanlar için oldukça önemli bir yer.

Efsaneye göre İsa’nın havarilerinden olan Andreas gemiyle Kutsal Topraklara giderken gemide başlayan su sıkıntısı nedeniyle karaya çıkar asasını yere vurduğunda ise topraktan su fışkırır, fakat suyun fışkırmasıyla gemi kaptanı kör olur. Gemi kaptanın gözünü iyileştiren Andreas yolculuğuna devam eder. Günümüzde, bu sebepten tarihî manastırın yanında bulunan bu su kaynağı pazar ve dini günlerde ziyaretçi akınına uğruyor. Lefkoşa’daki sınır kapılarının açılması ile Kuzey Kıbrıs’a geçiş yapabilen pek çok Rum, bölgeye özellikle manastırı ziyaret amaçlı geliyor.

Salamis Harabeleri

Karpaz’dan dönüş yolunda ise M.Ö. XI. yüzyıldan kalma olduğu düşünülen Salamis Harabeleri tüm güzelliği ile sizi çağırır. Helenistik, Roma ve Bizans etkilerinin görüldüğü bu güzel antik kentte gezerken kralların mezarları, antik tiyatro ve daha birçok eserin etkisiyle binlerce yıl geriye kısa bir yolculuğa çıkabilirsiniz.

St. Sophia Katedrali

Paris’teki Notre Dome Katedraline benzeyen yapı Lüzyanlılardan kalma Gotik mimari anlayışının hâkim olduğu bir eserdir. Katedral 1326 yılında açılmış daha sonra adayı hâkimiyetine alan Osmanlı zamanında 1571 yılında camiye çevrilmiş ve Selimiye Cami adını almış. Lefkoşa’da bulunan bu eşsiz Gotik eseri gezilecek yerler listenize eklemeyi unutmayın.

Girne Kalesi’nde Gün Batımının Keyfini Yaşayın

Kıbrıs uçak bileti ile Lefkoşa’ya ulaştıktan sonra yaklaşık bir saatlik bir araba yolculuğu ile Girne’ye varırsınız. Burada sizi eşsiz manzarası ile Girne kalesi karşılar. Bu güzel ve ihtişamlı kale, tarih boyunca korsanlardan adayı korumak için ayakta kalmıştır. Günümüzde içinde birçok eserin sergilendiği açık hava müzesi, Girne’de görülmesi gereken yerlerin başında gelir. Fotoğraf çekmeyi seviyorsanız kaleden şehrin ve Akdeniz’in mavi sularının fotoğraflarını çekebilir ölümsüz anılar biriktirebilirsiniz. Kale Girne’ye ve Akdeniz’e hâkim manzarası ile gece ve gündüz ziyaretçi akınına uğrar.

Girne eğlencesi ile de oldukça ünlüdür. Türk vatandaşlarının sadece nüfus cüzdanı ile Kıbrıs’a kolay giriş yapabilmesi çok sayıda turistin Kuzey Kıbrıs’ı tercih etmesine sebep oluyor. Kıbrıs uçak bileti ve nüfus cüzdanı ile çıkılabilen bu seyahat özellikle kumarhanelerin olduğu otellere yapılan rezervasyonları bir hayli arttırmakta. Eğlence tutkunları için Kıbrıs otellerindeki kumarhaneler 24 saat hizmet veriyor.

Girne Yat Limanı

Akdeniz’i aşan teknelerin dinlenmek için konakladığı yat limanı mavi beyaz görünümüyle Kıbrıs mimarisi ile bütünleşmiş gibidir. Limanda Akdeniz balıklarından yapılan yemekleri deneyebilir, müzik ve eğlencenin tadını çıkarabilirsiniz. Gençlerin de buluşma noktası olan liman çeşitli etkinliklere de ev sahipliği yapar.

St. Hilerion Kalesi

Eskiden uzunca bir süre adaya hâkim olan Lüzyanlılardan kalma bu önemli yapı Beşparmak Dağları üzerinde kurulan üç kaleden en batıda yer alanı. Deniz seviyesinden yaklaşık 700 metre yükseklikte sarp iki tepe üzerinde yer alan Kale, Bizans Dönemi’nde onarımdan geçmiş ve 1489 yılında Venediklilerin adayı ele geçirmesiyle yükseklerde kendi yalnızlığına terk edilmiş. Buradan muhteşem Girne manzarasını izlemeyi unutmayın.

Bellapais Manastırı

M.S. 12. yüzyılda Roma döneminde yapılmış olmasına karşın Orta Çağ’da yapılan değişiklikler ile yapı Gotik bir eser olmuştur.

Gazimağusa’da Cümbez Ağacı Selamlıyor Gezginleri

Bir Kıbrıs uçak bileti alarak çıktığınız Kuzey Kıbrıs seyahatinin son durağı ise Gazimağusa. Gotik eserlere sıkça rastlayabileceğiniz şehirde Othello Kalesi, Mağusa Zindanı, katedral ve kiliseler yer alır. Şehrin merkezî noktasında bulunan ve bahçesindeki ağacı kendisinden daha ünlü olan Lala Paşa Camisi gezilmesi gereken yerler listenizde olması gereken özel bir yer. Burada bulunan yaklaşık 700 yaşında olduğu söylenen cümbez ağacı yılda 7 defa meyve veriyor. Meyvelerini yemek ise ayrı bir seremoni gerektiriyor. Ağacın dişi olan meyvelerine öncelikle küçük kesikler atıldıktan sonra yiyebiliyorsunuz.

Namık Kemal Meydanı

Meşhur “Vatan Yahut Silistre” tiyatro oyunu nedeniyle Kıbrıs’a sürülen ünlü edebiyatçının adını taşıyan meydanda, kafeler, restoranlar, Namık Kemal Müzesi ve Namık Kemal’in tutulduğu zindan bulunur.

Karaman Köyü

Girne’nin biraz dışında yer alan bu köyü İngilizler inşa etmiş. Bugün ise mavi panjurlu beyaz evleri, begonviller sarkan bahçe ve pencereleri ile tam bir Akdeniz köyü havası yaşatan köyü ziyaret etmek isteyebilirsiniz.

Kapalı Maraş

1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası Türklerin kontrolüne geçen bölgede günümüzde kimse yaşamıyor. Eskiden çok güzel bir tatil yeri olan nokta, bugün boş bir şehir hâlindedir.

Kuzey Kıbrıs’ın tarihî ve doğal güzellikleri arasında kaybolmak, lezzetli Akdeniz mutfağını tatmak, eğlencenin, denizin ve kumun kollarına kendinizi bırakmak için bir Kıbrıs uçak bileti alarak yola çıkmanız yeterli.